MAMOŞ TÜRKÜSÜ
Pencere'den bir taş geldi,
Ben sandım ki Mamoş geldi
Uyan Mamoş, uyan uyan,
Başımıza ne iş geldi
Eyvah Mamoş, eyvah eyvah
Tabip getir yarama bak
Penceresi yeşil yaprak,
Mamoş giyer kara kapak
Kör olasın Bekir hoca,
Yatağımız kara toprak
Eyvah Mamoş, eyvah eyvah
Tabip getir yarama bak
Pencere'nin önü çardak,
Rakı içtik bardak bardak
Körolasın Bekir hoca
Koymadın ki murat alak
Eyvah Mamoş, eyvah eyvah
Tabip getir yarama bak
Evlerinin ardı kavak,
Yağmur yağar ufak ufak
Kör olasın Bekir hoca,
Ağzımdaki kurşuna bak
Di kalk Mamoş di kalk, di kalk
Başımıza yığıldı halk
Dışkapıyı araladın,
Ah bahtımı karaladın
Kör olasın Bekir hoca,
Mamoş'uda yaraladın
Di kalk Mamoş di kalk, di kalk
Başımıza yığıldı halk
Mamoş paltonu tutayımmı?
Hayrın için satayımmı?
Mezarında boş yer varmı?
Ben'de gidip yatayımmı?
Eyvah Mamoş, eyvah Mamoş
Tabib getir imdada koş
Malatyalı Kalender
Kaynak:
Mehmet ÖZBEK
Folklor ve Türkülerimiz
Ötüken Neşriyat, İstanbul 1994
Elazığ'ın koca Mustafa Paşa mahallesinde oturan Bekir hoca'nın genç ve güzel bir karısı vardır Bekir hoca Harput'ta namusuyla ve iyiliğiyle tanınan yumuşak başlı temiz bir insandır Karısı ise gençliğin verdiği tecrübesizlikle evli olduğu halde komşularından, soylu bir aileden olan genç, yakışıklı Mamoş (Mehmet) ile ilişki kuracak kadar toydur daha Mamoş'la Bekir hoca'nın karısı arasındaki sevgi gittikçe alevlenir Etrafta bunu sezmeye başlamıştır Fakat sevdalılar buna rağmen her şeyden habersizdirler Fırsat buldukça buluşur, konuşur, sevişirler Bekir hoca bunun neye varacağını hesaplamaktadır
Bir gün karısına Harput'a gideceğini ve akşam dönmeyeceğini söyler Bu fırsattan yararlanan genç kadın Mamoş'u eve davet eder, yerler içerler, eğlenirler Bekir hoca ise Harput'a gitmemiştir Karanlık basınca eve gelir ve sessizce kapıyı kendi anahtarıyla açar, sevdalıların bulundukları odaya gelir İçerden onların eğlenceli çığlıklarını duyar, tabancasını çekerek odaya girer Girer girmez tabancasını ateşler Mamoş'u kalbinden, karısını da ağzından vurarak öldürür Bu olaydan sonra Bekir hoca zaptiyeye teslim olur Adli bir heyetin eve gelip olayı yerinde incelemelerinden sonra duruşma
sonunda Bekir hoca beraat eder
İçli olan türkünün hikayesinde de böylece bir ders yatmaktadır